Video Oyunlarında Renkler (Bölüm 2)

Herkese Merhaba,

Daha önce sizlere Video Oyunlarında Renkler ile ilgili bilgiler vermiştim ve bunların örneklerini göstermiştim. Aralarda da bu renklerin psikolojik açılımlarını yapmış ve oyuncularınızı nasıl etkileyeceğinizi anlatmıştım.

Daha önceki yazının sonunda belirttiğim üzere şimdi de sizelere “Renkleri Nasıl Kullanmanız” gerektiğini anlatacağım. O halde yavaştan başlayalım.

Renk Paleti Kullanmanın Yolları

Renk paletinizi seçme aşamasında bu renklerin “hangi amaçla kullanılacak?” olduğunu belirleyin. Genel olarak karakterinize ve çevreye atayacağınız renkler karışık olabilir. Fakat genel bir renk belirlemek amacınıza ya da oyunun hikayesine uygun olmalıdır.

Renk paletinizi seçme işlemini bitirdikten sonra kontrastlarını ayarlamalı ve hangi alanlarda bu “rengin ön planda olacağını” belirlemelisiniz. Buradaki amaçlarınız ise genel olarak “uyandırmak istediğiniz ruh hali” ve oyuncularınıza ne “iletmek” istediğinizdir. Tabii bunlar karar verme sürecinin bir parçasıdır.

Peki renk paletlerini kullanarak neler yapılabilir? Şimdi de buna bakalım.

Yer – Yön ve Yol Göstermek

Video oyunlarında renklerin ve renk paletlerinin en yaygın kullanımı, “Yer – Yön – Yol Göstermek” ‘tır. Belirli alanlarda kullanılan, yüksek miktarda parlaklık, karanlık ya da tonlama, oyuncuları renklerin kullanıldığı alana doğru yönlendirecektir.

Yukarıda görselini verdiğim “Mirror’s Edge” oyununa bakabilirsiniz. Mirror’s Edge oyununda ana karakterimizin gideceği yollar, tırmanacağı kısımlar ve koşacağı alanlar kırmızı renk ile belirtilmiştir. Oyuncu çevresine bir bakış atarak gideceği yönü tahmin edebilir.

Diğer bir görselde bulunan “Bioshock” oyunu da sizin için güzel bir ipucu olabilir. Oynayanlar bilir ki Bioshock oyununda karakterimiz haritasını açmasa bile bazı alanlarda istese de kaybolamaz. Çünkü oyun gerek çevre aydınlatması ile gerekse de belirteç renkleri ile oyuncuyu gitmesi gereken yere yönlendirir.

“Soğuk” renklerin kullanıldığı bir oyunda, oyunculara “Sıcak” renkler yol gösterici olarak sunulursa ya da sıcak renklerin bolca kullanıldığı bir oyunda soğuk renkler aralara serpiştirilirse, bu durum oyuncuların dikkatini çekecektir. Bioshock oyununda insanların ışığa yönelmesi gibi.

Oyuncuyu nereye doğru ilerletecekseniz ilerletin, bunu en kolay renklerle yapacağınızı unutmayın. Renklerle yolu gösterirken, oyuncuya hikayeyi de anlatabileceğinizi bilin.

Güvenli Alan ve Keşif Duygusu

The Witcher 3: Wild Hunt oyununda ya da Vampyr oyununda gizliliği ya da keşif özelliğini göstermek için gri ya da soluk bir renk kullanılmaktadır. İçerisinde keşfetme, yön bulma ya da gizlilik içeren oyunların bir çoğunda kullanılan bir özelliktir bu.

Oyuncularınızın bir oyunda hangi eşyanın nerede olduğunu bilmeleri, nasıl gizlendiklerini ya da çevresinde neler olup bittiğini görmeleri önemlidir. Daha önce bu özelliklerin kullanılmış olduğu oyunları incelemek ve bu oyunlarda bu renklerin ne şekilde ortaya çıktığını bilmek sizin için ipucu olacaktır.

Call of Duty oyunu ile bir nevi ünlenmiş olan “hasar alma” efekti de yine bir çok oyunda kullanılmaktadır. Oyuncular çok fazla hasar aldığı zaman ekran kırmızı renge boyanmakta ve oyuncuya “tehlikedesin!” işareti vermektedir. Kırmızı renk ekrandan silindikten sonra oyuncu rahatlığa kavuştuğunu anlamaktadır.

Elinizdeki renk paletleri ile bu durumu lehinize çevirebilir ve onlarca renk arasından en kullanışlı olanını oyuncularınıza sunup onlara tehlike olup olmadıklarını, gizlenebilecekleri yerleri ya da keşfetmek için ne yapmaları gerektiğini anlatabilirsiniz.

Hikaye ve Karakter Gelişimi

İlk bölümden itibaren bahsetmiş olduğum hikaye ve karakter gelişimine geçelim.

Bu konumuzda renklerin sadece detaylarla, yönlendirmelerle ya da tekniklerle ilgili olmadığını göreceksiniz.

Bir hikayeyi etkileyici kılmanın en etkili yollarından bir tanesi renkleri genel anlamda kullanmaktır. Yukarıdaki görsellerde gördüğünüz “The Saboteur” oyunu bunu en iyi kullanan oyunlardan bir tanesi.

The Saboteur oyununda çevresel etmenler, yönlendirmeler, karakterin izleyeceği yol ve hatta evren bile tamamen renklere göre hareket eder. Oyundaki düşmanlarımız olan Nazilerin ele geçirdiği yerler tamamen siyah-beyaz olarak görünmektedir. Mermilerin yaydığı ışık, patlamalar, Nazilerin kollarındaki kırmızı kurdeleler ve genel olarak çevredeki kırmızı aydınlatmalar renklidir sadece.

Burada verilmeye çalışılan mesaj bellidir;

• Naziler çevreyi ve dünyayı bozuyordur = Siyah – Beyaz

• Patlamalar, Işıklar ve savaş efektleri Nazileri bozguna uğratmaktadır = Renkli

• Nazilerin kollarındaki kurdeleler kırmızıdır çünkü kolay hedef alınabilir = Renkli

• Siyah – beyaz çevresel etkilerin arasındaki ışıkların bazıları, cephaneler ve silahlar kırmızı olarak gösterilebilir. Çünkü oyuncuyu daima savaşa hazır tutmalısın! = Renkli

The Saboteur oyununda bir bölgeyi ele geçirince çevre tamamen renklenir. Fakat renklenen dünya içerisinde “Sıcak Renkler” ile birlikte gelir.

Önceki bölümde sıcak renkler ve etkilerinden bahsetmiştik. The Saboteur oyununda kullanılan sıcak renkler ile yapımcılar oyuncuya şunları anlatmaya çalışıyor;

• Bu bölgede artık Naziler yok. Rahatsın.

• Çevrendeki insanlar Nazilerin şiddetine uğramıyor. Artık diğer yerlere saldırabilirsin. İnsanlar sana güveniyor.

• Nazileri bu bölgeden kovdun ve insanlara rahat, güvenli bir alan verdin. Aferin doğru yoldasın!

• Siyah – beyaz atmosfer kayboldu. Çevreyi daha iyi keşfedebilirsin. Bulamadığın eşyaları rahatça arayabilirsin. Güvendesin.

Siyah – beyaz atmosferden kurtulan bir alanın, sıcak tonlara kavuşmasının altında yatan sebepleri ve hikaye gelişimini sadece bu oyun sayesinde anlayabilirsiniz.